49 - ''BEN BİLMEM EŞİM BİLİR'' DE
- saybars06
- 12 Eki 2021
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 May 2022
İlker Ayrık, programına gelen her gence soruyor; ''Erkekle kadın arasındaki en önemli fark nedir?'' Kızların belirgin bir teşhisi yok, dağınık konulardan dem vuruyorlar. Ama erkekler hemfikir. ''Çok konuşuyorlar, gereksiz konuşuyorlar, hiç susmuyorlar'' diyorlar. Yanmış çocuklar, çok dertliler. Bazıları da ''çok dırdırcılar'' şeklinde ifade ediyorlar. Evlerden ırak olsun, gerçekten dayanılmaz bir şey. Yapamam, yapmadım, yapmıycam. Yapım müsait değil çok şükür ki. ''Karı dırdırı'' (bu ifade biraz çirkin ama söyleyen öyle yakıştırmış, yapcak bişey yok. Bence yapılması, söylenmesinden daha çirkin) başlığı altında internette kendine yer bulmuş bu konu. Canı yanmış bir sürü adam içini dökmüş, okuyun bakın! Dırdır çekerek yaşamak zorunda olanlara, erkeklere çok acırım, üzülürüm. Yapan utansın, başına gelene de Allah yardım etsin. Böyle illallah dedirten biri olarak anılmak ne fena! Bu bir seviye meselesidir ve elbette karakteri yatkın olanların davranışıdır. Bana sorsalar en önemli fark şudur. Kadın duygusal yanıyla daha güçlüdür, metanetiyle erkeği sollar, tartışmam bile! Erkek ise fizik gücü bakımından(malum) tartışmasız öndedir. Buna rağmen erkeklerin, onları zora sokan bir açmazları var. Duygusal zayıflıklarına rağmen hep güçlü ve dayanıklı görünmek zorundalar. Onlardan beklenen hep bu. Sızlanıp zaaf göstermeleri, yaygın anlayışa, gelenekselleşmiş beklentilere göre cinsiyetlerine uygun düşmez. Daha hassas olan, üzülen onlar olsalar da, sarsılmaz gibi görünmeleri bekleniyor. Sorumlulukları, yükümlülükleri daha ağır ama sızlanmak yok, sırtlanacaklar. O zaman at içine, at da, nereye kadar!? Şimdi beni bir takım ''kadın yalakaları'' (onlardan bizde çok var) duymamalı! Haklılığımı tartmadan, irdelemeden şaha kalkarlar. İnancımı destekleyen bir örnek vereyim mi? Bir çift düşünelim, sabit gelirli, kirada oturan... Ayın ilk günleri, rutin giderler yatırılmış, bazı ödemeler yapılmış ve gelir, giderlerin tamamının karşılamaya yetmemiş, bitmiş. Diyelim ki, ev sahibi de her ayın 5'inde kapıya gelip kirayı alıyor. Eskiden banka havalesi kullanmak yaygın değildi, internet hesapları v.s. yoktu, genelde kapıdan tahsil edilirdi. Hala daha bu şekilde tahsilat yapan ev sahipleri vardır. Şimdi söyleyin bakalım, kadın da para kazanıyor olsa bile, o mu erkeğe diyecek ''yarın (veya sonraki gün) kirayı almaya ev sahibi gelecek, bir şey yap, bir yerden temin et''. Yoksa erkek mi kadına, kim kime diyebilir bunu ? Topun ağzında yine erkek var... Haydi, parayı bul bakalım! Sen bul, biz bakalım. Bu sadece küçük bir örnek ama işin ruhunu yansıtıyor.. Erkeklerin sorumluluğu daha ağır , işleri zor. Onlar genellikle pek çok konuda baskı altındalar... Allah yardımcıları olsun! Eğer şansları varsa, karşılarına soylu, (asalet çok önemli ve bütün her şeyin üstünde olan bir değerdir, ruh zenginliğidir ve genellikle aileden tevarüs eder, keşke tanrı daha çok insanı nasiplendirseydi), anlayışlı, sevgi dolu bir yürek çıkarsa, maddi manevi her yükü yarılamış olurlar. Ancak bu formasyonda bir kadınla hayat paylaşılabilir. Evlilikten maksat da budur, her şeyi, paylaşmak...Yoksa, evlenmeyin kardeşim, şart değil. Bedbaht olmaktansa ve bedbaht etmektense oturun oturduğunuz yerde... İki ayrı dünya, bir çatı altında tat vermez, ayrı yollardan aynı yere çıkılmaz. Yollar ayrıysa, hedefler ayrı gayrıysa eğer, herkes kendi yoluna! Erkekler!. Seçerken dikkat! Bu seçim sizin hayatınızın seyrinin navigasyonu (İsabetli yolu, doğru yolu gösterdiğine göre) olacak . Çok ağır bedel ödetecek, bilinmeyen karanlık yollara, yönlere gitmeyesiniz ha ! Hoşcakalın
Comments