28- KENDİNE AŞIK SUNUCULARDAN İLLALLAH !
- saybars06
- 30 Mar 2021
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 May 2022
Yıllar önce, estetik harikası, güzeller güzeli bir sunucu PD, sabah saatlerinde kadınlar için bir kuşak program sunardı. Uzman doktorlardan çok faydalı bilgiler edinmek mümkündü. Bu tip programlar henüz çok yaygınlaşmamıştı bu yüzden seyircide öğrenme konusunda bir açlık da vardı. İlgiyle takibeder, not bile alırdık. Ben çocukluktan beri süte bağımlılık derecesinde düşkün biri olarak o zamana kadar bildiklerimizin aksine süt aleyhinde söylenmeye başlanan olumsuz bilimsel verileri öğrenmek istiyordum. İlk ağızdan, uzmanından... Fakat ne mümkün! Uzmana diyecek yok. Nuri Haksever; Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı, beslenme konusuna da hakim. Her haftanın belli bir günü programda yer alıyor. Farklı ve önemli şeyler söylüyor. Daha doğrusu söyleyecek... Ama fırsat yok. PD, uzmanı takdim ediyor, saçmalamak pahasına lafı uzatarak, ekranda mümkün olduğunca çok kalmak, uzun uzun kendini göstermek istiyor. Boyu posu, epeyce dekolte kıyafetleriyle göze hitabediyor. Sırasını savıp doktora söz verdikten sonra sussa, o da dinlese razıyım ama hiç böyle olmuyor. O hep kesiyor, hep araya giriyor. En can alıcı noktasında kamerayı kendine çevirtecek şekilde müdahalede bulunuyor. Üstelik anlamsız, yersiz, telaşla, akılsızca laflar ederek... İnanın bu sonuna kadar böyle gitti. Ben sütle ilgili o can alıcı noktayı öğrenemedim. İnsan bedeni için elzem bir gıda olmadığını anlayabildim , nedenini öğrenmeme PD fırsat vermedi. Tuz konusunda da çok ilginç şeyler söylemişti, daha da söyleyecekti. Doktor ağzını açar açmaz, ''Ne diyeyim de kamerayı kendime döndüreyim?'' .Bütün derdi buydu PD'nin ...Kadraj'dan çıkmaya tahammülü yoktu.. O öyleydi de, bunlar başka türlü mü?! Bugünküler de tıpatıp aynı. İnsanın böyle bir zaafı var işte. Başkaları yoksa, başkalarına hava atmak yoksa, hayat haram. Bütün sosyal medya atraksiyonlarının kaynağı da insanoğlunun bu zaafı. İlle de başkalarına hava atmak, kendinden söz ettirmek, güle oynaya, kendi tercihiyle başkalarının malzemesi olmak değil mi? Ne yüce bir hedef ! ----------Bu gün, program yapacak, ekranların gediklisi mi olacaksınız, ilk hedef ''badem göz'' ameliyatı olacaksınız. Dudaklara silikon zaten olmazsa olmaz. O, Allahın emri. Daha fazlası tercihinize kalmış !.. Sonra ekrana çıkıp dosta düşmana havanızı atacaksınız. Ama bu kadarla kalmıyor...Ekrana çıkan o kimse, o andan itibaren nasıl göründüğünün derdine düşüyor. Solunda, sağında, biraz aşağıda bulunan bir monitörden kendini kontrol etmesi mümkün. Oradan gözünü alamıyor, gözünü alabilse de bu defa aklının yarısı orada kalıyor. Kendine hayranlık duyduğu su götürmez bir gerçek. Ne yapsam, hangi arada, ilk fırsatta yine baksam! Mutlaka ayna karşısında pozlar defalarca prova edilmiş, hangi açıdan daha güzel göründüğü deneyimlenmiştir... Aklının yarısı konuğunda olsa da, bir anlık her fırsatı kolluyor, kaçamak bakışlarla kendileriyle göz göze gelmeye doyamıyorlar. Hemen hepsi bu psikolojide. Vallahi çok zeki kadınlar, akıllarının yarısı oradayken diğer yarısıyla konukları da idare edip onlara laf yetiştirebiliyorlar. Gözler artık badem olmuş, üstlerinde değişik değişik, cicili bicili, çok şık, kah seksi, frapan elbiseler. Al beni ' leri var ''Ama bu ikincisinin,( bir haber kanalının haftasonu gediklisinin) PD gibi başkasına zararı yok.'' diyecektim ama demiyeceğim. Pek de yok sayılmaz. O'nu takibediyor, güçlü empati yetimi kullanarak onun ruh halini ve davranışlarını kontrola takılıyorum ve programı, konuşulanları takipten kopuyorum. Bana zararı bu. Şunu da söylemeliyim kendisinin bilgi ve donanımını beğeniyorum, işini ustalıkla yapıyor. - Vamp ne demek? Çekici, karşı konulamaz, baştan çıkaran kadın. Üzerinize konmasından pek de mutlu olmayacağınız sıfatlar. Oysa gözlerinizi belerterek, makyajla iyice keskinleştirip gözümüze soktuğunuz vahşi bakışlarla, ekranı kapladığınız görüntünüzle tam da bu imajı yarattınız. Sıfatlar hoş kaçmasa da öyle görünmeye gelince itirazınız yok, gönüllüsünüz anlaşılan... Kendi seçiminiz, bize ne?... Hoşcakalın.
Commentaires