44- ORANIZI BURANIZI NE ÇIZIKTIRIR DURURSUNUZ BE YAV?

Niye olcak, eller baksın, görsün kendilerinden söz etsin diye, dikkatleri çekmek için. Tabii ki böyle bir itirafta bulunmayacaklar ama bu, herkesin farkında olduğu bir gerçek. Hedef, sosyal medyada boy göstererek, yaşantısını işporta tezgahına sermekle aynı hedef. Senden bahsedecekler de, senin kar hanene bişey mi yazılacak?! Sorduğuma bakmayın bu saçmalığın psikolojisini herkes kadar (hatta daha fazlasını) seziyorum.. Acınacak kadar da boş ve aptalca buluyorum. Kimse bana bakmasın, çızıktırsın, çızıktırabildiği kadar...Sanki rütbeye yıldız ekleniyor. Çızıktırdıkça arşa yükseleceksiniz. Geçtiğimiz birkaç yıl içinde Fenerbahçe'ye, bir Meireles gelmişti. Bizim ukala, çok bilmiş, bilmeden, araştırıp sormadan ahkam kesmeye meraklı spor spikerleri, istisnasız MeyreLEŞ diye karşıladılar, öyle uğurladılar. Çok biliyorlar ya! Vahiy gelmişti galiba öyle okunduğu hakkında. O kadar kendilerinden emindiler, tereddüt yok. Be hey ukalalar! Adamın anasının yavrusuna özene bezene seçip koyduğu adı, ağzınıza geldiği gibi, rasgele telaffuz etmeniz için size bir ayrıcalık mı verildi? Bunu hep ve daima yapıyorsunuz. Saygısızsınız, bilgisizsiniz. Kelime S ile bitiyor ve onu Ş olarak okuyabilmek için en az bir harf daha lazım. Hem kelsiniz, hem fodul. Bilgisayardan doğru telaffuzu öğrenme imkanı da varken... Farkındaysanız ben ''klas''tan bahsediyorum, onun peşindeyim. Klas ve kalite çok önem taşıyor, sıradanlardan ayrılabilmek için... Milyonlarca ''sıradan'' dan. Bunların, isimleri çarpıtmak için başka sebepleri de var. Mesela; bir de Skirtel gelmişti. O'na da ŞİKİRTEL diye ad taktılar. oysa futbolcunun kendi ağzından Skirtıl diye telaffuz edildiğini duydum. Bazen de takıntılar izin vermiyor aslı gibi söylemelere. ''S''yi ''ş'' yaptılar, araya bir de ''İ'' koydular ''Tıl'' ı da Türkçe'ye çevirdiler, ''tel'' yaptılar, kelime steril hale geldi, huzura kavuştular. İşte önceki paragraftaki o Meireles'in vücudunda 1 cm kare boş yer yoktu. Her türlü geometrik şekller, her renkten adeta karalamalar, resimler, motifler.... Benim görüşüme göre bu bir zavallılık. İçten içe bir başkalarıyla çekiştiğinin, yarıştığının tezahürlerinden biri... Hemen aklıma Ronaldo geldi, 2008' den beri (Real Madrid'e transferi)O'nu takibediyorum. Yıllar içinde ufacık bir çızık bile çİzdirmedi, teni daima tertemiz, mis gibi. Neden acaba? Doymuşluğun doruğunda adam. Dünyanın en çok kazanan bir iki sporcusundan biri. Dünyanın en güzellerinden Irina Shayk ile uzun yıllar beraberliği vardı. Şöhreti de dünyayı tutmuş. İsteyeceği bir şey kalmamış. O'nun standartlarının boyutları dünya çapında ifade edilecek kadar büyük. O çok başka, dolayısıyla kimin ne düşündüğü ile ilgili bir derdi yok, oraları aşmış, gitmiş... Hoşcakalın