21- ZAMANIMIZDA HASTANELERİN ARTIK BİRER TİCARETHANE OLDUĞUNU BİLMEYEN VAR MI?

Hemfikiriz değil mi?. İtirazı olanlar parmak kaldırsın...... Göremiyorum !........................ Evet ben bu gerçeği, hastanelerin öncelikle ticarethane olduğunu, zaman içinde acı acı öğrendim. Başkaları safiyetle nasıl algılarsa algılasın. Ben gerçekçi ve akılcı düşünen, yaşadıklarını biriktirip irdeleyerek sonuçlara varabilen biri olarak dersimi aldım. Ve de üzülerek..... Bazı olumsuz kanaatleri yaratan tatsız deneyimleri yaşamadan önce doktorlara bakışım, onlara atfettiğim değer, onları koyduğum yer, sanki tanrı ile kul arasında biryerlerde yüce bir mevkiydi. Sizi bilmem ama insani yanı yüksek ve yetkin bir doktor için düşüncem budur.. Gel zaman git zaman yaşananlarla bu imaj yara almaya başladı. Ben, mesleği algılamada patinaj yapmaya doğru giderken bir yandan da olan biten hep haklılığımı doğruluyordu. İNSAN, dünyanın her yerinde böyle midir, yoksa bu insanımıza ait bir özellik midir bilmem. Bir ''kompleksli''lik durumları söz konusudur bizde. Hep övgü, hep okşanmak ister. Eleştiriye, gerçeklerle yüzleşmeye katlanamaz. ''Haklısın'' diyebilecek babayiğitler ne de azdır! Yıllar önce hemşirelerle ilgili bir klipte, bütün mal varlığını sergileyen fettan bir hemşire tipi bu kesimden çok tepki almıştı. Yine TV'de kötü bir kapıcı örneği kapıcıları ayaklandırmıştı. Oysa kötü her yerde, her kesimde var. Bu kaçınılmaz birşey, önemli olan kötü örneklerin azınlıkta kalması, çoğunluğun arzu edilen nitelikte olması. Şimdi bu yazı da doktorları ayağa kaldırmasın. (Allahtan sayfam henüz keşfedilmedi. Kendim yazıp kendim okuyorum. Kendim çalıp kendim oynuyorum.. Okuyanım yok) Kendinden emin olanlar, (onlardan bahsetmediğime göre) eylemsiz kalırlar da, yarası olanlar gocunacak tabii.. Tavsiyem şudur; Gocunacaklar yataklarına yatınca ''Ben neyim, ne yaptım diye kendilerini samimiyetle sorgulasın'' Kendi vicdanlarında aklanabiliyorlarsa mesele yok.! Yıllar önce, vahşi kapitalizmin egemenliği söz konusu değilken, insani değerler henüz ölmemişken, para tapılası birşey olmaya başlamadan önce, herşey çok güzeldi..Ne anlatabilirim, ne de hayal edebilirsiniz! Aklım hep o zamanlara kayıyor..Konuya döneyim... Artık her doktorun ''ilahi güç'' kırıntısı taşımadığını biliyorum, saygı duyma konusunda eskisi gibi cömert değilim. Bir aile büyüğümüz '' Cehaleti en çok gizleyen meslek '' derdi. Öyle ya, adam ne sebeple ölürse ölsün kalbi duracak.. Doktor ölüm raporunda ''sekte-i kalbden öldü'' derse bilmiş gibidir.., ''bu yanlıştır'' denilebilir mi? Anadolu yakasında anlı şanlı bir hastanenin açılışında, ilanlarını görmüştüm. Öyle şefkat, sevgi, ilgi, ihtimam vaadediyordu ki, hasta olasım geldi. İnsanı güvendiriyor, mutlu ediyor tabii. Amaa çok sürmedi, pek gönülden mi istemiştim acaba bilmem , ocaklarına düşüverdim.. Doktora göründük, operasyon için verdiği rakam yüksek geldi. Odasından çıktık, koridordayken arkamızdan koşup gelerek (küçük bir esnaf tavrıyla) bir çırpıda ücreti yarıya indirdi. Ameliyata girerken kağıdı burnuma dayadılar ''Ölürsem, sorumlusu benim'' diye imzaladım... Büyük büyük paraları alıyorlar da, yapacakları ameliyatın sorumluluğunu taşımaya yanaşmıyorlar, kağıt imzalatıp senin üstüne yıkıyorlar. Doktorun kapısını her çaldığınızda şifa bulacağınızın da garantisi yok maalesef. ''Size teşhis koyamadım'' diyeni gördünüz mü? Bir doktordan bunu asla duymayacaksınız.. Size bir tertip ilaç yazıyor, ''kullan bakalım ne cevap verecek'' diyor, olmadı sonraki gelişinizde başka bir reçete test edilecek. Yani deneme-yanılma ile devayı beraberce arıyorsunuz. Vallahi, bütün bunlara ''eyvallah'' diyebilirim. İnsan vücudu kapalı bir kutu. Elbette benzerlik taşıyan hastalıkların, alerjilerin teşhisi çok da kolay değil. Bütün bunlara tolerans gösterebilirim..Ancak hastamız, kıymetlimiz, sevgilimiz, biricik annemizi, biz acılar içinde, uçan kuştan medet umarken '' Bir de kalpçi arkadaşım görsün'' paslaşmalarıyla kullananlara (Annem yüksek ateşle yanıyor, safra kesesi taşı ihtilat yapmış, sonraki iki gün içinde öğrendik. kalple hiç ilgisi yok)..söylenebilecek söz var mı? ''İnsan'' olarak bu yapılanı insan olan bizlerin anlaması mümkün değildir, bu davranışın insanlıkla ilgisi yoktur. Hadi bakalım ''aaa olmaz, yapmazlar'' deyin.Yaparlar, yaparlar ama çok şükür ki azınlıktalar..''Allah düşürmesin, onlarsız da bırakmasın'' derler ya. Ben de ''olur'' diyeceğim. Hoşcakalın .